Milletvekili Gürsel Erol, İhalenin Şeffaf Yapılmayacağı Konusunda Tereddütlerimiz Var

CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, maden ilçesinde bulunan maden sahasının ihalesiyle ilgili hazırlanan şartnamenin, ihalenin yapılmasına uygun olmadığını belirterek, 'ihalenin şeffaf yapılmayacağı konusunda tereddütlerimiz var.' dedi.

Youtube Kanalı
Youtube Kanalı
Abone Ol
Milletvekili Gürsel Erol, İhalenin Şeffaf Yapılmayacağı Konusunda Tereddütlerimiz Var

CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol TBMM’de gündem dışı söz alarak Maden ilçesinde bulunan maden rezerviyle ilgili açıklamalarda bulundu. 

Milletvekili Erol, Maden ilçesinde keşfedilen maden sahasında 30 Milyar Dolar değerinde rezerv olduğunu belirterek, bu rezervin Cumhuriyet tarihinin en büyük maden kaynağı olduğunu vurguladı. 

Rezervin işletilmesi konusunda önümüzdeki günlerde gerçekleştirilecek ihalenin şeffaf yapılması, ihalede kamu ve devlet yararının gözetilmesi gerektiğini vurgulayan Milletvekili Erol, ihale şartnamesi ile ilgili endişelerinin olduğunu kaydetti. 

Mevcut ihale şartnamesinin ihalenin yapılmasına uygun olmadığını vurgulayan Erol, “ihalenin şeffaf yapılmayacağı konusunda tereddütlerimiz var.” dedi. 

Milletvekili Erol, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

“ŞARTNAMENİN DEĞİŞECEĞİ KONUSUNDA ALGI YARATILDI”

 “Elazığ’da Maden ilçemizde 2019 yılında başlayan bir sondaj çalışmasıyla bakır, altın, gümüş,  gibi çeşitli madenlerin bulunduğu bir alanda yapılan sondaj çalışmaları neticesinde zengin maden yataklarına rastlandığına dair veriler elde edildi. Alanın yüzde 30’unda sondaj çalışması yapıldı. Yüzde 30’unda yapılan sondaj çalışmalarında çıkarılacak madenin parasal değerinin 15 Milyar Dolar civarında olduğu belirtilmekte. Yani yüzde yüzünde daha sondaj çalışması bitmiş değil. Bununla ilgili bir şartname hazırlandı. İlgili genel müdürlük bu şartnameyi ilana çıktı. Bu şartnamedeki şartlardan dolayı Ak Parti milletvekillerimiz, siyasi partilerimizin il başkanları, kentteki sivil toplum örgütleri, ticaret ve sanayi odası, belediye başkanları herkes ortak bir noktada buluştu. Ne dediler? Bu şartname ile o ihalenin yapılması doğru değildir, şaibe yaratır endişesi ile girişimlerde bulundular ve ihale tarihi ertelendi. İhale tarihi ertelendikten sonra şartnamenin değişeceği konusunda bir algı yaratıldı daha şeffaf, daha katılımcı, kamu ve devlet yararının olması adı altında daha şeffaf bir şartname beklenirken yeni hazırlanan şartnamede, yalnızca  bir madde değişti. Denildi ki maden sahasında filyasyon tesisi kurulacak.  Bu çok önemli bir tesis değil.”

“BİZ KAMU VE DEVLET YARARI OLSUN DEDİK”

“Bizim önerimiz şu oldu; Dedik ki; Burayı bir bedel üzerinden ihaleye çıkarmayın. Burayı rölovans sistemiyle ihale edin, ne kadar kaynak elde edilirse, buradan ne kadar para kazanılırsa devlet de belli bir oranda bundan pay alsın. İhaleye girenler de bir bedel ödemek yerine devlete ödeyecekleri bedel üzerinden artırım yapsınlar. Burada bir kamu zararı olmasın, devlet yararı olsun edik. Ama ne yazık ki bunların hiçbiri yapılmadı.” 

"İHALE ŞARTNAMESİ, İHALENİN YAPILMASINA UYGUN DEĞİL”

İhale şartnamesinde teknik rapor yok. Ayrıca ihaleye çıkan alanın yüzde yüzünde yapılan bir sondaöj çalışması da yok. Yalnızca yüzde 30’unda var: Yani bu ne demek Teknik çalışmalar daha bildirilmemiş demek. Aynı zamanda ihale şartnamesinin ekinde teknik rapor da yok. İhale şuanda aslında şartnamesi gereği, ihalenin yapılmasına uygun değil. İhaleye girecek kişiler gerçekten alıcı olmayanların dışında ihaleye katılacak olanlar ihaleye hangi şartlarda gireceklerini bilmeden tesadüfen girecekler veya girmeyecekler. Şimdi bu ihale şartname yayınlandığında bazı sivil toplum örgütleri bununla ilgili davalar açtılar. Hukuka aykırılık, maden yasasına aykırılıktan dolayı. Bununla ilgili bu ihale kimin alacağını da o dava dilekçesinde yazdı. Elazığ’daki hukukçular gazetelere açıklamalar yaptılar. Siyasetçilere açıklamalar yaptılar. Ben buradan firma ismi söylemeyi doğru bulmam. Ama Zülfü bey de bilir ki bu ihale kimin alacağı konusunda Elazığ’da genel bir kanaat var. Genel bir kanaat oluştu. Söylendi ve konuşuldu.”

“CUMHURİYET TARİHİNİN EN BÜYÜK MADEN KAYNAĞI”

“Biz bu madenlerin ihaleye açılmasına karşı değiliz. Bunlar tabiî ki ülkemizin milli serveti. Ülkemiz bunlardan yararlansın. Tabiki ülke ekonomimize kazandırılsın. Biz servet düşmanı değiliz. Tabiki bir iş adamı burayı alacak, sermaye yatıracak, yatırım getirecek, para da kazanacak. Ama yalnızca bu ihaleyi birileri alsın diye şartnameyi ona göre yaparsanız o zaman bu doğru olmaz. Denilen o ki, bulanın tümündeki maden değeri yaklaşık 30 Milyar dolar. Bu Türkiye Cumhuriyetinin en büyük maden kaynağı,en büyük ihalesi. Buna herkes girsin. Kimin şartları uyuyorsa, kim fazla teklif verirse alsın. Biz de milletvekilleri olarak destek olalım. Önlerini açalım. Ama biz ihalenin şeffaf yapılmayacağı konusunda tereddütlerimiz var. Ben bu konuyu gündeme getirmeye devam edeceğim. Çünkü ben devletin zarar görmesini istemem. Ben kamunun zarar görmesini istemem. Devlet bu işten faydalanabildiği kadar faydalanmalı. 30 Milyar Dolarlık bir rezerv alanı. Bu müthiş bir kaynak. Yani bu kaynak, Karadeniz’de bulduğumuz doğal gazdan daha fazla bir kaynak. Maliyeti daha düşük ve uluslar arası piyasada direk pazarlayabileceğiniz yer altı zenginlikleri.”

“ELAZIĞ GİRİŞİM GRUBU DA İHALEYE GİRECEK”

“Elazığ Girişim Grubu adı altında Elazığlı iş adamlarımız da bu ihaleye katılmak için ilin tüm iş dünyasının desteğini alarak bir girişimde bulundular. Tabi ihale şeffaf olursa arkadaşlarımız da tekliflerini verecekler.  Bizim talebimiz bu işten Elazığ’ın da yararlanması ve faydalanması.”

“İHALE ŞAİBELERLE SONUÇLANIRSA MİLLET İTTİFAKI İKTİDARINDA BU İHALE İPTAL EDİLİR”

Ama bu iş şaibelerle başlayıp şaibelerle sonuçlanırsa orayı kim alırsa alsın yapılacak seçimden sonra Millet İttifakının hükümeti ve bakanı o ihaleyi iptal edecektir ve o ihaleyi şeffaf bir şekilde yeniden ihale edecektir. Kamu ve devlet yararı gözetilerek yeniden ihale edilecektir”.

Bakmadan Geçme